Vücudumuzun metabolik süreçlerine dair bilgilerimiz son yıllarda önemli ölçüde arttı. Dünya genelinde giderek artan obezite oranları yüzünden vücudun yağ yakma mekanizmalarını nasıl idare edeceğimizi anlamak büyük önem kazandı. Monash Üniversitesinden bir grup araştırmacı, beyinde besini enerjiye dönüştüren ‘anahtarı’ bularak büyük bir başarıya imza attı.
Bu zamana kadar obeziteyle ilgili yapılan araştırmaların çoğu, vücudun beyaz ve kahverengi olmak üzere iki temel yağ hücresinin üretimini nasıl gerçekleştirdiğine odaklandı. Adipöz adı verilen bu yağ hücrelerinin üretimi, beyinden gelen sinyaller tarafından yönetiliyor. Beyaz yağ hücreleri enerjiyi depolamak için üretilirken kahverengi yağ hücreleri enerjiyi artırmak için üretiliyor.
Vücuda enerji harcama komutu gönderen anahtar
Yeni yapılan araştırma, bu adipözlerin değişken olduğunu ve beyinden gelen sinyallere göre kahverengiden beyaza dönüşebildiğini gösterdi. Monash Üniversitesindeki ekip, beynin yağ hücrelerini nasıl değiştirdiğini 2015’te keşfetmişti fakat bu süreci kontrol eden mekanizma anlaşılamamıştı. Araştırma, yemekten sonra beynin vücudun insülin seviyelerini algılayarak kahverengi ya da beyaz adipöz üretilmesi için sinyaller gönderdiğini ortaya koydu. Bu açık/kapalı enerji harcama anahtarı ile bir çeşit proteindeki (Protein Tyrosine Phosphatase) değişimler ve hipotalamus iş birliği halinde çalışıyor.
Eğer vücut düzgün çalışıyorsa kişi bir şey tükettiğinde bahsi geçen protein çeşidi bastırılıyor. Protein bastırıldıktan sonra beyin enerji harcama protokollerini artırmaya başlıyor, en sonunda da kahverengi yağ hücresi üretilmesi için işaret veriyor. Bir şey tükettikten sonra proteinin bastırılması sürecinin obezlerde düzgün çalışmadığı gözlemlendi.
Fareler üzerinde yapılan çalışmada, yukarıda bahsi geçen proteinden yoksun farelerin beslenmeye bağlı obeziteye karşı dirençli olduğu, obez farelerin sistemlerinden proteinin silinmesi durumunda daha fazla enerji harcaması yaşadıkları ve beslenmeye bağlı kahverengi yağ hücresi dönüşümünün iyileştiği fark edildi.
Neden bazılarımıza su içse bile yararken bazılarımız gram kilo almaz?
Bu mekanizma, neden bazı insanların obeziteyle mücadele etmek zorunda kalırken bazılarının istedikleri her şeyi yemelerine rağmen bir gram fazlası olmadığını açıklayabilir. Baş araştırmacı Profesör Tony Tiganis, “Obezitede yaşanan durum, ‘anahtar’ın sürekli olarak açık kalması. Anahtar beslenme sırasında açılıp kapanmıyor. Sorun bu. Eğer yapabilirsek, bu mekanizmayı yeniden düzenleyerek obez bireylerdeki enerji harcamasını arttırabilir ve kilo vermelerini sağlayabiliriz.” dedi. Fakat araştırmacılar bunu başarmak için zamana ihtiyaç duyduklarını söylüyorlar. Böylesine önemli bir mekanizmayı keşfetmiş olsalar da mekanizmayı kontrol etmenin güvenli ve etkili bir yolunu bulmak zaman alacaktır. Yapılan araştırma Cell Metabolism adlı dergide yayımlandı.