Sabah uyandınız ve İspanyolca konuşabilir bir haldesiniz, bu muhteşem olmaz mıydı? Belki bir dil olmayabilir, fakat bir beceri veya daha önce sahip olmadığınız bir özellik kazanmış halde uyansanız nasıl olur? Peki, bunun mümkün olduğunu söylesem?
[/vc_column_text][vc_column_text]Hipnopedi(uykuda öğrenme); beynin uyku sırasında dış uyaranlara karşı tepki vermesi ve bu bilgiyi işleyebilmesi durumudur.
Uykuda öğrenme ilk defa 1920’lerin sonlarında, Alois Benjamin Saliger tarafından karşımıza çıkmıştır. “Psycho Phone” ismini verdiği bir icadıyla denekleri uyku sırasında subliminal olarak etkilemeyi başardı. Saliger; normal uykunun hipnotik uyku olan uykuya benzer olduğunu ve normal uyku sırasında da bilinçaltının dış uyaranlara karşı açık halde olduğunu belirtiyor.
Bilim bugün; uyku sırasında beynimiz şaşırtıcı bir şekilde aktif durumda ve yeni bilgiyi öğrenme kapasitesine sahip olduğunu gösterdi. 3 araştırmada bunun mümkün olabildiğini göstermiştir. İşte o araştırmalar;
[/vc_column_text][vc_column_text][ilgili id=”5438″][/vc_column_text][vc_column_text]Yabancı Dil
Uyurken beyin aktiftir ve bilgiyi alabilir haldedir. Fakat, bazı şeylere diğerlerine kıyasla daha fazla açıktır. Uyku sırasında dinletilen bir dilin tamamını öğrenemezsenizde, tek tek bazı kelimeleri daha aşina olabilirsiniz.
Bir deneyde, bilim insanları, ana dili Almanca olan deneklere, temel kelime hazinesiyle Flemenkçe (Hollanda dili) öğrettiler. Araştırmacılar; deneklerin bazıları uykudayken onlara belli etmeden bazı kelimelerin seslerini dinlettiler. Deney sonucunda; subliminal olarak etkilenmeyen deneklere kıyasla, manipüle edilmiş seslere maruz kalan deneklerin uyandıklarında belirli kelimeleri daha iyi çevirdikleri ve tanımlayabildikleri görüldü. Ayrıca uykunun önemini vurgulamak için, bilim insanları test grubuna yürüdükleri anda kelimeleri dinlettiler. Sonuçta ise; deneklerin yürür halde iken dinletilen kelimeleri hatırlamada, uyur haldeki deneklere kıyasla daha başarısız oldukları görüldü. Böylece, esas itibariyle, birazcık aşina olduğunuz yabancı dilin kelimelerinin yer aldığı ses kayıtlarını dinlerseniz, uyandığınızda bu kelimeleri daha kolay hatırlayabilirsiniz.
[/vc_column_text][vc_column_text]Müzik Yeteği
Uyku sırasında Les Paul gibi bir müzik yetisine sahip olabilirsiniz. Nature Neuroscience ‘da Haziran 2012 ‘de yayımlanan bir çalışmada, araştırmacılar; katılımcılara iki basit gitar melodisinin nasıl çalınacağını öğrettiler. Sonrasında denekler kısa bir kestirme aşamasına geçtiler. Uyudukları sırada deneklere, melodilerden birisi defalarca dinletilirken diğer melodiler dinletilmedi. Denekler uyandığında, büyük ihtimalle beyinleri uykunun yavaş dalgalı anında pekiştirdiği için, uyku esnasında dinledikleri melodiyi çalmada farkedilir bir gelişme sergilediler. Uykunun teorize edilen görevlerinden birisi öğrenilen gerçekleri güçlendirmek olduğundan, çalmaya çalıştığınız bir şarkıyı uyku esnasında dinlemek onu daha da kökleştirir.
[/vc_column_text][vc_column_text]Hafıza
Uyku ve ses kombinasyonu belirli hafızaları güçlendirebilir. Araştırmacılar; insanların belirli bir hafıza (anı, yaşanmış bir durum) ile ilişkili bir ses dinlediğinde bu hafızayı (anıyı) hatırlamada daha iyi oldukları bulgusuna ulaştılar. İlk olarak, çalışmaya katılanlara bilgisayar ekranı üzerinde belirli yerlere nesneler (ikonlar) yerleştirmesi istendi. Her nesne yerleştirildiğinde, bilgisayar bir ses (örneğin; köpek resmi için “hav”, zil için “ding dong” sesi gibi) çalacaktı. Sonrasında, denekler uyurken, onların haberi olmadan seslerin bazıları tekrarlandı. Denekler uyandığında, sesleri duyanlar, nesnelerin hepsini hatırlamada daha iyi bir performans sergilediler. Bu da bir sesin birden fazla hafızayı tetiklediğini gösteriyor. 2007 yılında yapılan başka bir çalışmada da, sesler yerine koku kullanılarak koklama ve bellek arasındaki bağ doğrulandı.
Araştırmalar; uykunun beynin dinlenmesine müsaade ederken aynı zamanda da uzun süreli hafızaları güçlendirmeye yardımcı olduğunu ortaya koyuyor. REM (Rüya dönemi) uykusu hafıza ile ilişkilidir ve yavaş dalga uyku ise açık bellek ile ilişkilidir. Her ikisinin de bizi subliminal olarak etkileyebileceği kanıtlanmıştır.
[/vc_column_text][vc_empty_space][/vc_column][/vc_row]